By Ebru Ertüreten
Hepimizin iş hayatımız boyunca yaşadığı en önemli sıkıntılar genelde işin kendisiyle ilgili problemlerden değil, daha çok kişilerle yaşanılan olumsuzluklardan kaynaklanmaktadır. Belki de konuyu bu şekilde adlandırmamızın sebebi, kişiler arası ilişkiler yüzünden yaşanan problemlerdeki duygu durumlarını daha zor yönetebildiğimiz içindir. Yönetici veya çalışan, hangisi olursak olalım durum her iki taraf için de çok farklı değildir. Yönetici, çalışma saatlerinin çoğunda ekibindeki kişilerin performansı, birbirleriyle iletişimi gibi konularla ilgilenmek durumunda kalır. Bu konuları göz ardı eden yöneticiler ise, yöneticilik vasıflarının tartışılması ve liderlik özellikleri hakkındaki kuşkularla karşı karşıya kalırlar. Çalışanlar ise, yöneticilerinin yönetim tarzı, iş yapış şekilleri gibi konuların üzerine bir de çalışma arkadaşlarıyla çatışmalar, şirket içi hikayelerle uğraşmak durumundadırlar…
Koçluk modeli insan ilişkilerinin devrede olduğu durumlarda, yani aslında her türlü ilişkide oldukça büyük faydalar getirir. Her şeyden önce “insan” a inanmayı gerektirir. Cevapların içimizde olduğu, bazen düşünmek istemediğimiz, işimize gelmeyen veya durumun bizi aşacağını düşündüğümüz durumlarda koçluk kültürü bize bir çıkış yolu sağlar. Tabi, her şey toz pembe değildir bu dünyada! Özellikle çalışanlarının yetkinlik sorunlarını aşmaktazorlanan yöneticiler, direktifsel ve çözümsel yönetim tarzlarını devam ettirirler.